“Saray, bütçe açığını emekçilerden aldığı vergilerle kapatmaya çalışıyor”

ürkiye İşçi Partisi’nin cezaevinde bulunan Hatay Milletvekili Can Atalay’ın serbest bırakılması için başlattığı Özgürlük Yürüyüşü devam ediyor. Özgürlük Yürüyüşü’nün 19’uncu gününde TİP Genel Başkanı Erkan Baş, yoksulluk ve vergi adaletsizliği için yürüdü. Erkan Baş’a yürüyüşte Vergi Uzmanı Ozan Bingöl eşlik etti.

“SARAY BÜTÇE AÇIĞINI EMEKÇİLERDEN ALDIĞI VERGİLERLE KAPATMAYA ÇALIŞIYOR”

Yürüyüşe başlamadan önce açıklama yapan Erkan Baş, emekçilerden alınan yüksek vergilere dikkat çekerek şöyle konuştu:

“Bu gün ne yaşıyorsak, doğrudan doğruya AKP’nin Neoliberal politikalarıyla, vahşi kapitalizmin emekçilere yönelik saldırılarından kaynaklıdır. Türkiye’de en zengin yüzde 20’lik kesimin milli gelirden aldığı pay yüzde 48’e çıkarken, en yoksul yüzde 20’lik kesimin aldığı pay yüzde 6’ya geriledi.

Aradaki fark tam olarak 8 kat. Geçtiğimiz günlerde Saray’ın Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, yüksek enflasyonun sebebinin emekçilerin kazandığı ücretlerdeki artışlara bağlayacak kadar alçaldı.

Ülkenin çoğunluğunu ezen, insanca yaşamasını imkansız hale getiren bir olgunun sebebinin de yine ülkenin çoğunluğunu oluşturan emekçiler olduğunu utanmadan söylüyorlar.

Buna inanmamızı bekliyorlar. Yılın daha ilk 9 ayında 512 milyar 600 milyon TL’lik bütçe açığı veren Saray, şimdi bu açığı yalnızca emeğiyle, alın teriyle geçinen insanlardan toplayarak kapatmaya çalışıyor.

“ZENGİNİN DAHA ZENGİN, YOKSULUN DAHA YOKSUL OLDUĞU BU DÜZENİ YIKMAK ZORUNDAYIZ”

“Topladıkları trilyonlarca lira vergi, patronlardan, vergi kaçakçılarından toplanmayıp, yalnızca alın teriyle geçinen halktan toplandığı için bugün vergi adaletsizliği diye bir kavramla karşı karşıyayız ve yürüyüşümüzde onu gündeme taşıyoruz.

Eğer Cengiz’in, Limak’ın, Kalyon’un, milyonlarca lira vergisi affedilebiliyorsa bunu yaptığı için emekçilerin yoksulluğu her geçen gün derinleşiyorsa burada bir tercihten kaynaklı bilinçli olarak yaratılmış bir bölüşüm krizi var demektir.

Ülkemizdeki yoksulluğun da vergi adaletsizliğin de çözümü, patronların değil, emekçilerin safında durmaktır. Biz her zaman şunu söyledik; zenginin daha zengin, yoksulun daha yoksul olduğu bu düzeni yıkmak zorundayız.

Bütün bu krizin, eşitsizliğin çözümü emeğin ve eşitliğin Türkiye’sini kurmaktır. Hepimizi sömürerek bizim sırtımıza basarak yükselen patronların sefa sürdüğü bir Türkiye’ye değil, emeğin Türkiye’sini inşa etmek istiyoruz ve kuracağız. Hiç şüpheniz olmasın.”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir